13 Haziran 2010 Pazar

Bordo


Söylemek üzere damağında biriktirdiğin şeyler ağzından çıkamayınca dudaklarına değdirisin şarabı. Kalbinin atışları, şarabı ışığa tuttuğunda gördüğün renktir.

Şarabın ilk yudumundaki tat, tartmana engel olur sözcükleri, sadece konuşursun ama boş değil, bordo konuşursun; yaptığın resim bordo, yazdığın yazı da...
Yazdığın yazıdaki harfler ne kadar azsa şişedeki şarap o kadar fazladır.
Şarap yine şaraptır işte, önemli olan onu nasıl içtiğindir. Belki kristal kadehlerde belki Tansaş poşetine sarılmış belki tatlı repliklerle...

Ne az, ne çok tam tadında.

Şerefe!